MASTAURA ADI YA LUWİ DİLİNDEN YADA ONUN İ.Ö.1.BİNYILDA LYDİA DAKİ ARDILI LYDİA DİLİNDEN GELİR ANLAMI 'ANA TANRIÇANIN ULU AKARSUYU DEMEKTİR. AÇIK BİÇİMİ M(A)ASTA-URA'DIR. BURADA Kİ MA: LUWİ/PELASGOS DİLİNDE  "ANA" ANLAMINA GELMEKTEDİR VE AMA SÖZCÜĞÜNÜN BAŞTAKİ A HARFİ OLMADAN KULLANILAN BİR BİÇİMİDİR.BU SÖZCÜK ANA TANRIÇAYI BETİMLER VE ANADOLU DA BİR ÇOK TARİHSEL AD İÇİNDE BULUNUR. AMA SÖZCÜĞÜ LUWİ DİLİNDE ANNİ HİTİT DİLİNDE ANNA İLE AYNI KARŞILIĞA SAHİPTİR VE GÜNÜMÜZ ANADOLUSUNDA  BU SÖZCÜK ANNE YADA ANA BİÇİMİNDE KARŞIMIZA ÇIKMAKTADIR. LUWİ /PELASGOS DİLİNDE ASAT YADA DİĞER KULLANIM BİÇİMLERİ OLAN ASTRA ,İSTA,İSTRA SÖZCÜKLERİ AKINTI ANLAMINA GELMEKTEDİR. BU SÖZCÜKLER BURADA BİR DEREÇAY YADA IRMAĞIN OLDUĞUNU BELİRTMEKTEDİR.
URA SÖZCÜĞÜ İSE LUWİ DİLİNDE BÜYÜK ULU uluYÜCE ANLAMINITAŞIMAKTADIR. BU SÖZCÜK ADLARININ ÖNÜNE VE ARKASINA GELEREK KULLANILMAKTADIR. BÖYLECE MASTAURA SÖZCÜĞÜNÜN LUWİ /PELASGOS DİLİNDE OLDUĞUBURANIN İLK YERLİ HALKININ DA ÖNCELİKLE BUNLAR OLMASI    GEREKTİĞİ DÜŞÜNÜLEBİLİR.

BURADA KASDEDİLEN İLK ÇAĞDA KUZEYDEN GELİP MENDERESE KATILAN KHRYSAORAS 'ALTIN KILIÇLI'ADI VERİLEN SU KAYNAĞIDIR.        NAZİLLİ İLÇESİNE 3 KM UZAKLIKTA BOZYURT VE EYCELLİ YAYLALARI ARSINDA KURULAN  KENT,EFES'İ CELENEA'YA BAĞLAYAN YOL ÜZERİNDE OLUP ANTİK MENDERES HAVZASININ PARA DARBEDEN TİCARET MERKEZLERİNDEN BİRİSİDİR.BU GÜN HALK ARASINDA MASTAVRA KALESİ DENİLEN MEVKİDE BU KENTE AİT YAZIT VE SİKKELER BULUNMUŞTUR.

      MASTAURA UYGUN İKLİM KOŞULLARI,DOĞAL SAVUNMA MERKEZİ,MENDERES VADİSİNİN KONUMU VE BEREKETLİ TOPRAKLARIYLA ANTİK ÇAĞ ANADOLUSUNUN ÖNEMLİ KENTLERİNDEN BİRİSİ OLMUŞTUR.LYDİA'LILAR TARAFINDAN KURULDUĞU SANILAN  KENTİN TARİHİ HAKKINDA YETERİ KADAR KAYNAKBULUNMAMAKTADIR.BİLİNEN MASTAURA'NIN BİZANS İMPARATORLUĞU SIRASINDA EPİSKOPOSLUK OLDUĞU VE PARA BASMA AYRICALIĞININ BULUNDUĞUDUR.HALİ HAZIRDA HALA TOPRAK ÜZERİNDE KISMİ OLARAK GÖZÜKEN YAPI KALINTILARI GÖRÜLMEKTEDİR AMA TOPRAK ALTINDA KAZILMAYI BEKLEYEN BİR KENT DURMAKTADIR .  Bugün görülebilen yapı kalıntıları şehrin kuzeybatısında, iki kademeli kemerli terasla oluşturulan sahne binası bugün kısmen korunmuş vaziyette olup, orkestra kısmı zeytin ağaçları ile kaplıdır, cavea kısmı ise tamamen tahrip olmuş, sadece yer yer dolgu malzemesi görülmektedir. Kentin ortasında taş, kireç harç malzeme ile inşa edilmiş yüksek bir teras duvarı, üzüm ve incir bahçeleri içinde görülmektedir. Kentin yer aldığı vadiyi oluşturan doğudaki tepenin kuzeyinde üst noktada kule olabilecek bir kalıntı mevcuttur. Şehrin güneydoğusunda yer alan nekropol alanındaki yarısı açıkta olan mezarlar Roma Dönemi özellikleri göstermektedir 

      (KENT HAKKINDA BİLGİ PAYLAŞIMINDA BULUNMAK İSTEYEN  OLURSA  MAİL ATAR SA  HEP BERABER PAYLAŞABİLİRİZ .)

Yorumlar